Evet mehmet,bu konuda çok haklısın. Çelik sarım karbon kamışlar zaten iletkendir, fiber iletken olmamakla beraber doğal olarak ıslandığı ve nemlendiği için fiber kamışlarda iletkenlik kazanır. Bu durumda kamışı dikmeyip, bulunduğumuz çoğrafi konuma göre,betona,kayaya,toprağa yatırmak gerekir. Yıldırımı çeken kamış değil,kamışın duruş şeklidir.
sırf yağmur olan havalarda(gök gürültüsüz ve şimşeksiz) havalarda sorun olurmu????????????? bende tam bunu sorucaktım usta benim gittiğim yerde deniz 0 değil 1-1.5m yükseklikte attıktan sonra kamışı suya doğru indirsek sorun olurmu diye?????????????sanırım olmaz dimi
Mesele yağmurda değil, yıldırıma çarpılmamakta. Tabii ki şimşek ve yıldırım yoksa çarpacak bir şeyde yoktur ama olmaz diye bir garantisi varmı? garanti de yok.Yani dikkat gerek. yıldırımlı-şimşekli yağmurda oltayı (hatta hiç bir iletkeni ve kendimizi de) göğe doğru dik tutmamalıyız diye düşünüyorum. Yıldırım dediğimiz olay düşünülenin tam tersine gökten yere değil,yerden göğe yükselen bir kuvvetli elektirik akımıdır ve yerdeki sivri ,dik iletkenler (insan vücudu dahil) vasıtasıyla bulutlardaki karşı kutba çıkar. (yermi + gökmü tam bilmiyorum ama biri + biri - )
Burada bir hata var.Yıldırım sadece yerden göğe değil.buluttan yerede yönlenir.Bu tamamen bulutdaki yüklenmenin kutbuyla alakalıdır.yani yere göre hangisinin daha negatif olduğu ile alakalıdır.. Ayrıca yıldırımlı ölüm olaylarıda bilinenin aksine tam kapalı,yağan yağmurdan ziyade parçalı bulutlu havalarda ve kısmen güneş olduğu dönemlerde özelliklede öğleden sonraları olmaktadır.. yıldırım bulut ve dünya arasındaki en kısa ve direnci en düşük yolu izler..Önemli olan sizn bulunduğunuz yerdir..tepelik,yüksekçe bir yerde bulunuyorsanız risk alırsınız..yanınızda tepe var ise fakat kurak,ağaçsız bir tepe is yine risk altındasınız... Karbon bilindiği gibi iletkenliği en yüksek malzemedir..Kullandığımız kamışların gerek hafiflik gerek sağlamlık olarak iyi olması nedeniyle çoğu karbon yada karbon alaşımlıdır..bu tür kamış kullananların (benim gibi) şimşekli havalarda balık avlamaması uygun olur..özellikle yüksek bulutlu havalarda ve tuzlu deniz suyu nedeniyle karbon kamışlar yanınızdaki tepenin ve ağacın direncinden daha düşük bir direnç oluşturacağından risk alırsınız.. eğer aniden yakalanmış iseniz böyle bir havaya kamışın yere paralel olması en tercih edilen yöntemdir..bana göre ava son verilmelidir yeryüzü herzaman nötr yani yüksüzdür..fakat bulut - yüklü ise yer bulkuta göre + olur
yağmurda balık güzel yakalanır ancak sağlık açısından önlemler alınmalı ve oltamızı asla yere dikey tutmamak gerekli
tatlı suyu pek bilmiyorum ama denizde iyi balık çıkacağına adım gibi eminim..en azından biz yağmurda gittiğimizde çıkıyordu.
yani oltamıızı yere paralel veya paralellin altında açıyla tutarsak bişe olmaz büyük ihtimal öylemi yani düşüceği varsada yanımızda dik tutanlara düşer dimi (Allah korusun)
Yıldırımın etki alanı sadece düştüğü nokta değildir... ana yol haricinde saçaklar halınde genişçe bir alanda etkilidir.. bu saçaklar bile binlerce volt taşır... 10m uzaklık ta tehlikelidir
yıldırım ihtimali varsa kesinlikle balık tutmamak lazım. Benim kamışı yere dikey derken yağmurlu havalarda kamışın ek yerleri ve yüksükleri arasına yağmur suyunun girmesiyle oksitlenme yada şişme olmasını engelleyebilmek için yere paralel olursa en azından yağan yağmurun akıp gitmesini sağlamak ve zaten yağmur varsa rüzgarda vardır kamışın kırılma yada esnemesinden balığın yakalandığını anlamakta zor olacağını ima etmekti Yoksa yıldırımlı Havada bırak balık tutmayı dışarda gezmek dahi tehlikeli olabilir Allah (c.c.) Korusun.
tanıdığım bir tekneciye yıllar önce yıldırım düşmüştü teknesine. motordan şaft ve pervane yoluyla denize aktarılmış enerji ancak geçerken bütün bu aksesuarların tamamını parçalayarak. onun için şimşekli günlerde ve yıldırımlı havalarda denize çıkmayalım. zorunlu olmadıkça. "Deniz her zaman efeleri almıştır. " sevgiler