Güzel insan Hayretler içersinde kalarak seninde kızdığını bazı bu konudaki yazışmalardan anladım vede üzüldüm. Sen bana bakmahuysuz ihtiyarım ben değilmi. Seviyorum seni
Orası salda gölü değil. Suyu da biraz tuzlu, ama sodalı değil. Orada maalesef pek canlı kalmadı/kalmıyor artık, zira göl kurudu basbaya bildiğin.
Sevgili ustam dedim ya takipteyiz, gönderilen mesajlar elbet kafamızda fikir oluşturuyor. Benim kızdığım nokta başka idi, insanlara fikirlerini sorup sonra garip tepkiler gösterilmesi ile ilgili bazı tartışmalar yaşadık. Her ne ise, mesajlar silinmiş gitmiş zaten. Sevgiler.
Yukarıdaki yazınızda geçen türün latince adında bir harf eksik sanırım. Perch soleil dediğinizde onu cüce bir levrek türüdür diye düşünmüştüm. Ama google amcaya sorup, araştırınca Perche soleil Lepomis gibbosus yani 2004 yılından bu yana yayınlanan sirküler ve tebliğlerde içsularımızdaki ekolojik açıdan zararlı balıklar listesinde yerini alan Güneş levreği, Sunfish, Pumpkinseed ve Kabak Çekirdeği adıyla anılan yamyam olduğunu anladım. Sevgili dostum biyolog Kadir ÜSTÜNDAĞ'ın sayesinde 2004 senesinde tanışmıştım o renkli yamyamla. Ne yazık ki bizim içsu ürünlerimizin de başına bela bir tür bu. BKZ: http://www.rastgele.org/index.php?mod=menu&t=91
Bu arada senin için bir konu açmıştım online değildin heralde o gün. Dikkatine sunarım: http://www.balikavi.net/forum/showthread.php?t=51436
BU ne büyük gafımdırki ben bunu atlamış ve cevap yazmamışım. Kusuruma bakma,konuya dönüp cevaplıyacağım. Sevgimle kal
bence iç sularımızdaki mevcut türler çoğaltılabilir mesela sudak .sanırım kısıtlı gölde var .hem lezzetli hem hızlı büyür hemde tutması zevkli.
Tek kelime ile sizi ALKIŞLIYORUM:thumb: İÇİNDE T. LEVREĞİ VE TURNA OLAN TÜM AVLAKLARA ATIP ÇOĞALTIRACAK TÜRDÜR SUDAK. Et kalitesi avcılığı ve büyüme hızı ve ekonomik değeri ile SUDAK üretirip aşılanması yapılacak bir balıktır.
FİKİRLERİNİZİ SONUNA KADAR DESTEKLİYORUM. Afyon'un sularında israilden geçilmez oldu. Artık şu belaya son verecek bir türün kültürünü yapmanın zamanı geldi diye düşünüyorum. Haaaaaa bu arada "turna, sudak, perch bunlar zararlıdır" hikayesine zerre kadar inanmıyor ve bunu iddia edenlere soruyorum. Afyon Karamık gölünde ortalama 1000 yıldır turna ve sazan nasıl yaşıyor ve sazan niye hala bitmedi. Selevir Barajında sudak neredeyse 50 yıldır var diyorlar, o zaman burada sazanın var olmasını nasıl izah edebilirler diye sormaktan kendimi alamıyorum...
karamık gölü malazgirt savaşı ile eşdeğer bir geçmişe sahipmiş bir tarihçi arkadaştan duymuştum. Aşılama hususunu bilemiyorum ama karadeniz akarsularına da dsi mi aşıladı acaba ? Ben karadeniz akarsularına aşılama olduğunu hiç zannetmiyorum. Ayrıca bizim yaşlılarımızdan duyduğumuza göre turna 80-100 yıldır zaten eber ve karamıkta var(tutulduğu söyleniyor, fotolar var). cumhuriyetten önce dsi omadığına göre...
1000 yıldır turna ve sazan yaşadığı için bitmiyor. Ama oraya bir asya sazanı koysak, 3 sene sonra bakalım bir tek turna veya sazan bulabilecek misin? Mesele, gölde olmayan türün oraya getirilip salınması.
Ben de diyorum ki asya sazanları(carassius gibeleo, carassius special) ile mücadelede bunları kullanalım, bilhassa "sudak"ı öcüüüüüüüüü ilan etmeyelim. Turna zaten yüzyıllardır anadoluda var onu da zararlı ilan etmeyelim. Üvey evlet saydığımız yayın, sularımızda sayılı yerlerde bulunuyor ve acıdır ki bizim yerli türümüz.Yamyam dediğimiz predator balıklar kendi cinsleri de dahil olmak üzere sakat ve çürük balık neslini hasat etmesi için Allah(c.c.) tarafndan yaratılmış ise bizim çok bilmiş dsi ve tarım müdürlüklerimizin yaptığı saçma icraatlar ne diye hala devam etmekte ve sivil toplum neden devlet eliyle carassius üretimine hala sessiz. Ben illaki büyük ağız levrek salınsın demiyorum ama turnaya, sudağa ve yayına yapılan haksızlık sona erdirilsin diyorum. AYRICA SKOYLU'NUN BENİM YORUMLARIMI NİYE YANLIŞ ANLAMAKTA ISRAR ETTİĞİNİ ANLAYABİLMİŞ DEĞİLİM.
Ayrıca carassiuslar sadece sazan ırkını bozabilir ve sadece onun yumurtalarını dölleyebilir. Predatorlara zararı yok denemez( döllenmiş yumurtaları yer.) ama neslini de tüketemez ki afyon seyitler barajında 5 yıl önce yapılan perch üretimi israil sazanının( carassius gibeleo, gümüşi cinsi vardı barajda.) kökünü bu aralar neredeyse kazıdı.
Öncelikle, bilim Allah (c.c) vs. diyerek yapılmaz. Asya sazanı Türkiye'de yok, iyiki de yok. Turna, pek çok yerde doğal olarak mevcut. Ama her yerde değil. Doğal olarak varolmadığı yere salarsan, orayı bildiğin kurutursun. Olayı senin anlayacğaın kadar basite indirmeye çalışayım. Arsenik, gayet güçlü bir zehirdir. Senin karamık gölüne döksem ne olur? Elbette, oradaki balıkları öldürür. Buna dikkat et: öldürür. Seçmez, bu büyük, bu levrek, bu sazan demez, topunu da, denk geleni öldürür. Sen sudak yaşamayan göle, sudak bırakırsan ne olur? Oradaki canlılar, sudaktan nasıl saklanılır, nasıl korunulur bilirler mi? Sonuç, sudaklarda gider onları "öldürür". Kısaca, sudak salmakla, suya arsenik dökmek, aynı neticeyi verir. İkiside oradaki canlıları öldürecektir. Tek fark, arseniğin giderek eksilip yok olurken, daha az ölüme sebep olacakken, sudağın giderek üreyip, giderek daha çok ölüme sebep olacak olmasıdır. Aynısı, turna yaşamayan bir göle turna salarsanda ortaya çıkar. Ha zehir atmışsın, ha orada olmayan bir balık. Sonuç değişmez. Bu yüzden, pek çok zararlı ile mücadele, artık ilaçlar değil, böyle düşman canlılar yoluyla yapılmaktadır. Senin insancın bakımından şöyle söyleyeyim: Eğer o gölde turna yaşayacak olsaydı, allah orada turnayı, sudağı vs. çoktan halıkederdi zaten. Sen allahtan iyi mi biliyorsun nerede hangi canlının halkedileceğini?
http://www.balikavi.net/forum/showthread.php?t=41467 http://www.balikavi.net/forum/showthread.php?t=36059 peki bunları nasıl açıklayabiliriz .sudak olan hemde iricesinden olan yerde böyle sazanlar yakalamak olasımıdır.
Öncelikle senli benli değil de sizli bizli olursak sevinirim. Saygısızlık yapmak istemiyorum. Bilim Allah(c.c.) ve onun ilahi kanunlarıyla ilişkilendirilirse faydalı olur.( Bakınız, Kaptan Kusto'nun islamiyete giriş hikayesi...vs.)Bilim O'ndan muaf değildir; aksine bilim O'nun kanunlarını günü gelince bulur çıkarır(bakınız ,atmosfer basıncı ile ilgili ayetler.( göğe yükseldikçe göğsü sıkışan insanlar örneği....vs) Afyon Şuhut'taki Selevir ve Kayabelen barajlarında sudak aynalı ve pullu sazanlar selevirde ort.50, Kayabelen de ort 15 yıldır yaşıyor ve av oranları hiç değişmedi sazan ve sudak avcıları hep durumdan memnun. Fatih Bey sizden hemen sonra durumu farklı bir barajdan resmetmiş. acaba buna ne dersiniz? Ayrıca carassiusların ana vatanı Asya dır ve önce süs balığı niyetiyle avrupaya taşınmış, Avrupa akarsularından ve İpsala sazan üretim tesisleri vasıtası ve marifeti ile yurdun dört biryanına taşınmıştır.cyrr Bunu da hatırlatmak isterim(bakınız, Ege üniversitesi su ürünleri fakültesi bilimsel yayınları. Not :yazarı yanlış hatırlamıyorsam fakültenin dekanıydı. Okuyalı çok uzun zaman olduğu için yanlış hatırlıyor olabilirim.idk Ayrıca ben doğal göller için değil insan eliyle yapılmış ve balıklandırılmış barajlardan bahsediyorum. Turna ve sudakı (vaya siz dışında yayını)zehir ile eş değer tutan bir anlayışa kıymet vermediğimi bildiririm.
Elbette... Sazak ve sudak, bazı ortamlarda birlikte yaşayabilir. Ki o ortamlarda zaten birlikte var olurlar. Teknik olarak bu sular, zaten en başından beri sudka ve sazanın birlikte var olduğu ve birbirini tüketmemeyi öğrendiği sulardır. Sazan ile turna, turna ile sudak, turna sazan ve sudak... Bunlar elbette birlikte aynı gölde var olabilir, ama uygun koşullar varsa.. Şöyle düşünün, göl bin senedir var. Buraya bu sazan gökten zembille inmedi, onu getiren mekanizma, elbette sudağı da, turnayı da getirecektir. Peki neden yok orada? Zaten gölün durumuna göre, dağılım belli olmuş. Doğa bunu düzenlemiş bir şekilde ve orada bu böyle olmuş. Ama bunun şurada sudak salacağınız suda da öyle olacağının bir garantisi yok elbet. Teknik olarak, o gölde neden yayın yok, neden turna yok, bunlarda bir sorudur. İlla turna öbürlerini tüketecek diye bir şey yok. Belkide, sudka oradaki turnayı veya yayını tüketti. Belli orada mevcut olan bir başka sazan türünü. Şunu bir akılda tutmakta fayda var: Siz suya bildiğiniz, ölümcül bir zehir katıyorsunuz.Bunun etkilerini bilebilmek o kadar kolay olmaz hiç bir zaman. Şu dereye DDT tankeri devrildi ama orda hala balık var demek, öyle bir zehir dökülen her suda balık gene olacak demek değil.
Şimdi bakalım önce: http://www.habervitrini.com/haber/neden-musluman-olduklari-iddia-edildi-144197/ Burayı okursan, kaptan cousteau'nun asla müslüman olmadığını öğrenirsin. Bahsettiğiniz o balıklarda asya sazanı değil zaten. Sizin dedikleriniz, israil sazanı denen şey. Sizin kıymet verip vermemeniz de, onların o suda bildiğin zehir etkisi yapacağı gerçeğini değiştirmeyecek. Ve öncelikle, yanlış bildiklerinizin doğrusunu öğrenmenizi tavsiye ederim, kaptan kustonun müslüman olduğu gibi mesela.