Çapraz olmazsa, balık tutmaz mı? Tavsiyem, çapraz olmayan cins iğne dene. Çoğu çapraz (kirby) iğnelerde, damak bölgesi düz çıkar, ağız tarafı, hafif dışa doğru yay şeklindedir. Bu nedenle çok kolay açılırlar. 225N, 496'lardan daha zor açılır ama onun da şekli aynıdır. Bunlar yerine, bilhassa şunları bir dene derim: 10827BLN. Fil vursa denizde, kolay kolay açılmaz. İğne açılmasını ve küçük olmayan balık tutmayı unutturan seçenek. Olursa büyük olsun, ufakları aştım artık diyenler için: 10750BLN: Kolay kolay açılmaz. Ufak balıklarda da iş görür. İzmarit ve kefal için iyi değildir ama... Genel geçer iğne isteyenler için. Damaklı beden yemi tutar, kurt, midye vs. işinde daha iyi netice sağlar.. Keh, keh.. Mustad tellalı gibi oldum herhalde.. Bunların kötü tarafı, 10 tanesi, diğerlerinin 100 tanesi fiyatına olmaları.. Eh, doğrudan bunu söylesem, herhalde, bu iğnelerle beni tutmaya gelirdiniz..
Birde mustad 505 serisi var ben kullandım ve memnun kaldım. Gerçi 2 veya 3 kiloluk bir çupra tutmam nasip olmadı ama 700/800 gram arasındakilerde fena sayılmaz...
paslanmış iğnelere bakım yapıp tekrar kullanmak mümkün mü? çok miktarda iğne var elimde biraz paslanmış.ne yapabilirim? tşk.ler
Dostum, WD40 kuvvetli bir pas sökücüdür, çok geniş bir kullanım alanı var... Bauhouse larda bulabilirsin, fiyatı aklımda değil ama zannedersem 10-12 YTL civarında olması lazım... Kolay gelsin...
isim sebebiyle metal kaplamacilarla icli disliyim, krom, nikel vb kaplamalar yapiyorlar. onlara sorup bir ogrenecegim igne gibi kucuk maddeleri de kaplarlar mi. zaten surekli kaplama banyolari calistigi icin para mara da almazlar boyle ufak tefek isler icin ama onemli olan minik minik igneleri kaplayabilecek duzenekleri var mi. ogrenince size de yazarim.
Benim bildiğim araçlarda kullanılan fren hidrolik yağıda kuvvetli bir pas sökücüdür.Ama paslanmış iğnelerden verimli bir av beklemeyin.Paslanan iğneleride yenilerinden ayırın.
Paslı iğneleriniz için ponza tozu yada WD 40 hangisi uygunsa kullanalım. Pası gidermeye çalışalım.. Ama... Elinizdeki temiz ve yeni iğnelerinizi olası pastan korumak için benim önerim, muhafaza ettiğiniz ağzı kapalı kap ya da gözlere bir miktar pirinç koymaktır. Pirinç boyundan çok büyük oranlarda nem tutabildiğinden pası önleyecektir.. Not: Uzun zaman sonra pilav olanları lütfen yenisi ile değiştiriniz...
şahsen paslı iğneleri tekrar kullanılır hale getirmeyi önermem, nedeni ise bu iğneler olta balıkçılığında kullanılıyor ince olduklarından pas iğne sapının en derinine kadar kolayca işleyebiliyor böylece iğnenin pası nekadar giderilirse iğnede okadar daha dayanıksız hale gelir, en basitinden bir battal çipurada iğne palasından kopabilir buda büyük hayal kırıklığı demek. tavsiyem iğneleri paslanacak hale gelmemesini sağlamak için neler yapabiliriz bunlara bakalım, iğneler sezon kapanışından sonra uzun bir süre kullanılmayacaksa, iğneler içine nem alabilecek karton kutularından çıkartılıp, kavanoz yada vakumlu kaplara konabilir, bu kaplara bir arkadaşımızında belirttiği gibi pirinç konulursa iğnelerin nem alınması engellenir ve paslanması önlenir, ayrıca bu iğneleri kaba yada kavanoza koymadan önce gress yağı ile güzelce yağlanıp, yağları iyice silinip iğne üzerinde kalıntı kalmayacak şekilde silindikten sonra muhafaza edilebilir, bu şekilde iğne paslanmasının önüne geçebilirsiniz.
kancaların çabucak paslanmasına çözüm Evet arkadaşlar gelelim konumuza. bilmeyenler için bu konuyu açmak istedim gerçekten faydalı bi konu denemenizi tavsiye ederim ana maddemiz bildiğimiz vernik ben kırtasiyede satılanlardan kullanıyorum ve verniği inceltmek için ise tiner kullanıyoruz . ikisini de az ölçülerde bi kabım içerisinde karıştırıyoruz koyuluk derecesi azalana kadar tiner ekliyoruz ve bu karışımın içine kancalarımızı atıyoruz güzelce verniklediğimiz kancaları bir cımbız yardımı ile çıkartıyoruz ve kurutmak için bekletiyoruz cımbız kullanmaz iseniz eliniz fena derecede vernik oluyor demedi demeyin kancaların kuruması için bir gün yeterli kurutma tezgahı olarak bir ince ip veya misinada olabilir gergin bi vaziyette bağlıyoruz yani çamaşır ipi gibi geriyorsunuz bu ipin üzerine de kancalarımızı asıyoruz hepsi bu . kuruduktan sonra kancalarımız hazır denedim ben sonuca hatran kaldım sizinkide aynı sonuç çıkacağından eminim.. herkese sevgiler ve saygılarımı sunarım kolay gele rastgelsin........... Ve daha da ayrıntılı olarak bilen var ise veya buna benzer şeyler lütfen ekleyin çünkü kancaların paslanması en önemli konulardan birisi.
Mustafa bu anlattığın ilginç ve kolay bir yönteme benziyor. Benim sormak istediğim, bu tiner ve vernik kokusu iğnelerin üzerine sinmiyor mu acaba? Hani biz duymayız ama balıklara ters gelmesin. Deneylerinde birşeyler hissetin mi?
arif hocam, tiner ve vernik cok ucuz malzemeler. cok uzun sure size yetecek tiner e vernigin parasi, mesela 25lik bir kutu mustad parasi etmez. bir de kendinin bi is yapma zevki soz konusu elbette, cok da basit bir is. benim konu ile ilgili suphem ise su: vernik biraz kalin kalirsa ignelerin uzerinde kalin bir katman olusturur, ignenin ve damagin keskinligi kaybolabilir. cok ince kullanilirsa zaten tuzlu suda koruyucu olmaz. zaten disli bi balik tutulursa baligin disleri o tabakayi siyirir, o yuzden sik sik, igneler pas gormeden bu islemi tekrarlamak gerekir. hep vernikle hep vernikle, o vernik kokusu cihangir abinin dedigi gibi, baligi uzaklastirabilir belki de. tabii ki bunlar benim fikirlerim, hic denemedigim icin benim dediklerim kesinlikle dogrudur diye bir iddiam yok. benimki sadece akil yurutme, saksiyi calistirma. ama yeni fikirler ve deneyimlere acik olmakta hep yarar var diye dusunuyorum. sadece boyle bir fikir uzerinde kafa yorup uygulamaya gecirdigin icin bile tebrikler mustafa kardesim.
merhaba güzel bir konu açmışsınız teşekkürler. gerçekten iğneleri korumak için güzel bir yöntem gibi görünüyor.ellerinize sağlık. ayrıca uzun ve soğuk kış geceleri için insanı denizden koparmamış olur. bence balık tutmak kadar evde malzemelerle uğraşmanında insanı dinlendiren bir yanı var. bizler şilede daha basit bir yöntem uyguluyoruz tabiki bu kadar etkili olmuyor ama çaparileri denizden çıktıktan sonra tatlı suyla yıkayıp öyle kaldırıyoruz basit ama paslanma süresini uzatan bir yöntem.hem iğnelerin paslanmasını yavaşlatıyor hemde tüyleri güzelleştiriyor.
Bu bir mit değil.. Sigaranın böyle bir soruna yol açtığı gayet iyi bilinir.. Ellerinizi deniz suyu ve saf sabunla yıkamanız, akabinde balık sürtüp edip, iyice kötü kokuyu maskelemeniz tavsiye edilir.. Ve dahası mesele sadece sigara değil, güneş kremi, katkılı sabunlar, merhemler, parfümler vs. vs. de bu sınıfa girer.. Zargana mesela, yemin ardından kıyıya kadar geliyor, ama bir türlü atlamıyorsa, bir numaralı sebebi kötü kokudur. Balık yeme yaklaşınca kötü kokuyu hisseder. Biraz uzaklaşır. Kötü koku etkisi geçer, yemi görür, yaklaşır.. Küçümsemeyin. Eğer balıkların çoğu kadar koku duyunuz olsaydı, Karaköyde vapura binerken, çengelköydeki evinizde hangi yemeğin piştiğini biliyor olurdunuz, kokusundan.. Bir ton molekül arasından bu kadar küçük şeyleri algılayacak kadar hassas duyuları var.
Katılıyorum. Bence her avda yeni kanca kullanmak yerinde olur. Kancayı korumaya uğraşmak, pasın dışında uç körelmesi nedeniyle av verimini düşürür.
bugun az kullanildigi halde paslanmis ignelerimi wd40 a yatirdim, yarina kadar bekletecegim, bakalim su meshur wd40 ne kadar ise yariyor. bu arada arkadaslar, wd 40'i aman diyeyim av malzemesi satan yerlerden falan almayin. koctasta, praktikerde falan fiyati nedir bilmiyorum ama hirdavat-nalburiye dukkani olan bir arkadasimdan kucuk boyunu (200ml) 4,5 ytl'ye aldim. arkadas hesabi biraz ucuza da vermis olmasina ragmen av malzemeleri satan dukkanlarda 9 ytl oldugunu dusunursek gene de cok fark var arada.
dun wd 40 a yatirdigim ignelerin durumu, uzerlerindeki pas tabakasinin bir kismi temizlenmis ama pas tamamen ortadan kalkmamis. nikel ignelerde daha basarili, kahverengi, siyah, bir de koyu metalik lacivert renklerdeki, yani kaplamali ignelerde sonuc husran. zaten bu igneler cok da cabuk paslanmisti, o pas tabakasi da incelmekle beraber aynen duruyor. cozum: paslanmis igneleri wd40a yatirmadan once guzelce zimparalamak, ardindan wd40'ta bekletmek, kurulayip, kalan pasli kisim varsa tekrar zimparalamak. bu islemlerin sonucunda incelmis zayiflamis ignelere sahip olmak. bosu bosuna bi ton zaman harcamak. ayrica wd40in baskin kokusu (ayni sinek ilaci gibi kokuyor) sebebiyle baliklarin yeme yaklasmamasi riskini tasimak. kisacasi bosa kurek cekmek. attiginiz tasin korkuttugunuz kusa degmemesi. ha, eger bastan, ben ignelerim paslanmasin istiyorum diyorsaniz, wd-40 gayet koruyucu bir urun, kullanmadan once uygulayabilirsiniz. ama o kokuyla sadece her gordugu yeme atlayan ivir zivir baliklari tutarsiniz gibime geliyor. gercek cozum: ya krom igne ya da sikca, mumkunse her avda degistirilen kaliteli igneler. siz bence gene wd 40 i pas sebebiyle sikismis vida, somun, civatalari acmakta, teknelerinizdeki metal aksami, motorlarinizi ve olta makinalarinizi korumakta, yaglamakta kullanin. o konularda basarili bir urun, balik ignelerinize yaklastirmayin. daha once benzer konuda baska bir baslik altinda igneleri pastan korumak icin aklima gelen bir yontemden, igneleri krom kaplamaktan, kromajlamaktan bahsetmis, konuyla ilgili bir arastirma yapacagimi soylemistim.(bkz.http://balikavi.net/forum/showpost.php?p=78825&postcount=13) benim calistigim kaplamacilarin kaplama banyolari, bu kadar kucuk malzemeleri kaplamaya uygun degilmis, dolap adini verdikleri tamburlar icinde dondure dondure kapliyorlar malzemeleri, o tamburlarin delikleri ignelerden buyuk oldugu icin malesef bu konu da fos cikti, haber vereyim dedim.
Birazcık doğayı, balıkları da düşünelim.. Neden iğneler paslanır? Çünkü bilhassa paslanması istenir de ondan. Eğer, iğne balığın ağzında kalırsa, paslanan iğne kısa bir süre sonra ağzından kurtulur, balık rahatlar. Ama paslanmaz iğne balığın ağzında enfeksiyona yol açar ve ölümüne sebep olur. Bu sebepten bilhassa iğnelerin paslanması tercih edilir.. Daha az paslanan, çok kolay paslanan iğneler vardır ama tercih, hep paslanana yöneliktir.. Dipte takılan çaparinizin akıntıyla boyuna balıkları yakalayıp yakalayıp hırpalaması, yengeçlere yem yapması ve bunu bir kaç asır sürdürmesi hoş olur mu? Paslanmaz iğne işte bu anlama gelir.. Çapariyi aynen tırıvırı yapar.. Paslanan iğneler.... Bırakın pasıyla kalsın. Pas tabakası, koruyucu özellik gösterir, altındakinin paslanmasını geciktirir. Biraz su zımparası, iğnenin ucunu bileyin. Kullanmaya devam edin. Çoook uzun ömürlü olmaz ama yeterince uzun kereler kullanılabilir böyle yaparak iğneler.. Siz her defasında paslanan yeri temizledikçe, paslanıp daha çok aşınması için yeni bir ortam yaratmış oluyorsunuz.. Unutmayın, teknoloji krom kaplama yapmaktan, paslanmaz çelik üretmekten, kutudan önce vernik tankına sokmaktan aciz değil.. Yapmıyorlar, çünkü paslanan iğne demek, doğaya saygı demek... Elbette, "paslansın ki, yenisi satılsın.." komplo teorileri üretilecektir. Ama bir düşünün, iğne stoklarınızdaki eksilmede, paslanmanın payı ne kadar? Dahası, iğne paslanınca kullanılmaz mı olur hemen? Ve daha dahası, bu rekabet ortamında, neden biri çıkıp, işte %100 paslanmaz ürettik diye bağırıp çıkmıyor? Paslanmayan iğneler vardır. Boldurlar hemde. Ama bunlar paslanmaz olsun değil, sağlam, hafif vs. olsun diye, krom nikel, titanyum vs. ile üretilir. Bu isteklerin istenmeyen sonucudur paslanmazlık.. Bulk, yani kutu kutu satılıp yoğun kullanılan çapari vs. için üretilen iğnelerde paslanma iyi bir özelliktir. Bunu unutmayalım..
