aynen bu zihniyet körler sağırlar birbirini ağırlar bu gruba ne söylerseniz söyleyin onlar her zaman haklıdırlar herşeyi bilirler benim söylemek istediğimi dile getirmişsiniz teşekkürler klavyenize ve ellerinize sağlık
Eriş seninle tartışmama adına yazmamaya kararlıydım , şimdi soruyorum sana veya senin gibi tecrübesiz olupta hala ısararlı vaziyette bildiklerini okoyanlara . Sen hiç arkadaşının göz kapağından 3 numara kancayı çıkarmak zorunda kaldınmı yada senin uyarılarını dinlemeyen bildiğini okuyan geri zekalının birisinin kurşununu kafana yedinmi bunun nasıl bir tecrübe olduğundan haberin varmı
bakın benim bildiğim bu sorun sadece iki yerde (köprüyü ayrı tutuyorum) var. istanbulun boğaz kıyısındaki diğer hiç bir yerinde büyük bir sorun görmedim bugüne kadar. ufak tefek sorunlar her yerde yaşanıyor, ama onlar da herhalde hayatın olmazsa olmazıdır diye düşünüyorum.
eriş.. bende yazmıyayım diyorum ama dayanamadım yazıcam.senin gibi tecrübesiz olup da birde üstüne üstlük söylenenleri yapmayan veya bildiğini okumaya devam edipte sonrada millete mafya,cete yakıştırması yapan hiçkimse bizim aramızdan olta atamaz.
geçen yıl aşiyanda teknelerin arasında tam oltayı denize fırlatmak üzereyken, yayalar, oltacılar, onlar, bunlar herşeyi kontrol ettikten sonra tam atarken kurşunumun olduğu noktada kutusu bulunan bir arkadaş tam benim atma hareketimi sırasında aniden kutusuna yöneldi. ben atışa başlamıştım geriye dönüş yoktu. olay saliselik. kurşun çene altına vurdu, kösteklerden biri yanağına girdi. gerçekten kötü bir sonuç. olayın acemilik, tecrübelilikle hiç alakası yok. dediğim yerden zaten her atışta her türlü olasılığı gözetip ona göre atmak zorundasınız. neyse arkadaşı baltalimanı acile götürdüm. ufak bir operasyondan sonra ikimiz de avlağa dönüp kaldığımız yerden devam ettik. bunlar oluyor. yapacak bir şey yok. istediğiniz kadar dikkatli olun.
ismail bey bana yazdığınız son cevaptan sonra ben de sizinle tartışmamaya özen gösteriyorum lakin bu kadar alıngan olmanızı da anlamış değilim yazdığım bütün yanlış olayları üstünüze alınıyorsunuz savunmaya geçiyorsunuz şimdi sorunuza gelince acemilikle gerizekalılık arasında çok fark var acemilik ayrı bir konu bir insanın zekasının normalin altında hatta hiç olmaması ayrı bir konu ben tecrübesiz olabilirim ama kimsenin gözüne veya kafasına birşey atmadım veya takmadım ben tekrar söylüyorum kıyılarımız herkese açıktır tecrübeli veya tecrübesiz herkesindir avlanma konusunda ise gene söyleyeyim belki şimdi anlaşılır bunu diliyor ve umuyorum ben bir bölgeye gittiğimde o bölge hakkında bilgi alıp gözlemleyip sorup ustaları izledikten sonra avlanmaya başlıyorum yani anlayacağınız ki bunu benimle ilgili ön yargılarınızdan dolayı anlayacağınızıda zannetmiyorum ama avlanabilecek zekanın çok üstünde bir zeka ve eğitime sahibim bu yüzdende sırf avlanmak için hırs yapmıyorum örnek isterseniz pendikten kalkıp eminönüne gidip atmayacagımı veya sakıncalı bulduğumu hissettiğimde oturup çay içerek avlananları izlemek bile bana zevk veriyor bu yüzden rahat olun balıklar hepimizede yeter yeter ki biz amatör ruhumuzu hiç kaybetmeyelim bu arada gerizekalılardan korunacak zekaya da sahibim merak etmeyin
Tecrübemi demiştik evet , arkadaşının gözkapağındaki kancayı çıkarmak aceminin birisinin 100 gramlık kurşununu enseden kafaya yemek yada daha masumane olupta kavgaya sebep çıkardıkları inatlarımı . Bunların hepsi bir TECRUBE dir.
Güzel kardeşim , seninle aynı fikri paylaşmayanları EŞŞEK, sana mekanınında yer açmayanları MAFYA doğru bildiklerini sana anlatanlara EŞKİYA diyen sen değilmiydin . Sana bir takım şeyleri yazmamız ve bunları neden istemediğimiz bir tecrübe değilmiydi . İllak,i az önce yazdığım mesajımdaki konuları yeniden yaşamammı gerekli yada yaşatmanmı gerekli veyahutta bir aceminin sana yaşatmasımı gerekli . Ben ne dedim se sana yaranamadım.
ergir bey ben gittiğim yerde kurallara uyuyorum ve kimseyi rahatsız da etmiyorum inanın mafya çete yakıştırmasının da arkasındayım çünkü bu bugün bu oluşumun başlangıcının temeli atılmıştır birgün biryerde karşılaşırsak beni tanır ve bana hak vereceğinizi umuyorum kendimi yanlış ifade etmediğimi düşünüyorum saygılar
yok. eriş kardeşimiz konuyu anlamamış bence. ufak tefek problem yaşadığı her yeri aynı sanıyor. ufak sorunlar her yerde oluyor. bunlarla herkes yaşamak zorunda. yani arada bir hakkını arayacaksın. ama kavga da olmayacak. sadece üsküdar ve akıntıburnunda problem var. oralarda iş hak aramakla kalmıyor. ya gideceksin ya da kavga edeceksin. kavga etmeye değmediği için de genellikle gitmek veya susmak kalıyor. örneğin kendisi yazmış. EN ZOR YERLERDEN BİRİ OLAN karaköyden gayet memnun ayrılmş. nedeni ise orada olta atanların oraya sahiplenmemiş olmaları. diğer, problem olan yerler kendilerine göre "sahiplenilmiş". bütün problem bu bence.
Sapla saman karıştırılır olmuş , köprü üstündeki malzeme satanlardan bahsedilse, efendim koskoca alanı parselledikleri , o parsellenen alanda hiç değilse 5. 6 oltacının daha nasibini arayabilceği yazılsa anlayabilirim , ama senin benim gibi olta atmaya gelen insanlar zaten kendilerine yetecek kadar olan hava ve kara sahanlığını içlerine girerek gasp etmeye hiç bir şekilde hakkım yok .
Şimdi de tecrübe nedir diye tartışılmaya başlanmış. Balık avı tecrübesi başka birşey boğaz tecrübesi başka birşey sanki gibi birşey demiş üyelerden biri. Evet boğaz tecrübesi bencede başka birşey. Bunu herhangi bir suda iskeleden olta atmakla yada kumsaldan olta atmakla elde edemezsiniz. Boğazda olta atarsınız ve git gide tecrübe kazanırsınız. Öncelikle amaç balık tutmaktır. E malum boğazın suyu akar. Balık genelde belirili bir derinlikte olur. Balığın suyu denilen yere takımı indirebilmek için ise akıntının durumuna göre ağırlıkta kurşun kulanmak gerekir. Bununla da bitmez. Akıntının siddetine ve yönüne göre misinayı takip etmek gerekiyor.Ama öyle misinayı rüzgara salıp gözle takip etmek degil. Misinan önünde olacak. Gerektiğinde frenleyeceksin ki misina fazla akmasın. Açığa attıysan sen çekene kadar illaki millet senin önüne üstüne yanına bir yerlere olta atmış olur. Onları takip edeceksin. Kimisinin üstünden kimisinin altından geçe geçe takım toplayacaksın. Bu kadar meşakatli işi yaparken sağında solundakilerin işi bilenler olmasını mı tercih edersin yoksa ne yaptığının farkında olmayan acemiler mi? Bne şahsen sağımda solumda işi bilenler olmasını tercih ederim. Ha bir de kamış sallama olayı var ki, evlere şenlik. Otur izle feyz al. Ne teknikler ne yaradana kuvvet atışlar. Ondan sonra da miletiin kafası gözü patlıyor normal olarak. Allah göstermesin herşeye dikkat ederisn ama yine olacağı varsa olur. Ona kaza derim. Ama dangoz gibi kamış atanların sebep vereceği zararlardan acemilik deyip sıyrılamayız. Aşiyan çok güzel bir mekan. Fakat çok acemi var. Ve benim gibi sakin yapılı vurdumduymaz biri bile orada çileden çıktı ki ben Karaköyde cuma namazı kılar gibi omuz omuza olta sallayan biriyim. İnanın karaköyde daha az takım kaybederim. Neden mi? Çünkü Karaköy'de işi bilenler daha fazla.
süha bey yanlış anlamadığımı düşünüyorum sizde söylüyorsunuz akıntı burnu ve radar bi örnek ben pendikten oturuyorum üsküdar bana karaköy iskelesinden daha yakın üsküdardada atabiliyorum sorun çıkmıyor ama ordaki kişiler biraz kalabalık ve acemi gelince üstümüze atıp bizi kaçırmaya çalışıyorlar karşı olduğum ve burda anlatmaya çalıştığımda bu sizin değiminizle karaköy zorsa ben karaköy iskelesinde de sabah 8 den öğlen ikiye kadar balık olmamasına rağmen 30 tane istavrit aldım kasmadan kimseye iğe takmadan kurşun atmadan aynı olayı üsküdardada yaşayabilirdim ama üsküdarda bazı kişiler buna izin vermiyorlar kavganın eşiğinden döndük ben yanlış düşünüyorsam doğruyu gösterin
Tek dileğim dediklerimi yaşamamanız ve sizlerin haklı olarak kalması , yok tersi olurda bu dediklerimi yaşarsanızda bu yazdıklarımıda unutmayın diyorum ve bu sayfayı burada kendi adıma noktalıyorum.
vedat ustya katılıyorum bende ilk olta atmaya arnavutköyde akıntıburnunda başladım orda atamazsın çok kalabalık çok akıntı var falan gibi laflarla karşılaştım ama serde yiğitlik var aldırmadın aldım elime 350 dam bir kamış birde okuma frs 80 makinem var o zamanlar kaçak geliyor tabi tophane almışım ama bilmeden neyse vardık akıntıburnuna hiç üşenmedim ümraniyeden kalkıp oraya gidiyorum aslen beşiktaşlıyım bunuda belirteyim sonradan göçtük ümraniyeye.herkez 10 tutarken ben 2-3 tuttum malzemecilerle arkadaş oldum kimseye saygıda kusur etmedim acemiyim birkere düşününki takımları karışsa kimseye laf edmiyorum çünkü daha açmsını bilmiyorum özürlerle başladık bu işe sonra mekan müdavimlerimi dersiniz bizim gibi hatta bizden çok yıllarını vermiş insanlardan öğrendik ne bildiysek o zamanlar internette forum falanda yoktu öğrenelim ağızlarından çıkan kelimeler bakıyorduk ne öğrensek kardı.hepsinden allah razı olsun ne öğrettilerse.şimdilerde bende onları anlayabiliyorum herkezin maddi imkanları bir değil insanlar benim acemiliğim yüzünden neden cebindeki üç kuruştan olsunki.neden balık tutmak varken benim yüzümden takım ayırsınki v.s şimdi bir söz söylicem bilen bilir klasiktir bir insana balık vereceğine balık tutmayı öğret derler herkez kendi payını çıkarsın buradan