arkadaşlar konyada hangi gölete veya baraja gitsem 100/99 .da israil sazanı çıkıyor ve bu balık aids virüsü gibi bulaştığı her gölü barajı kurutuyor bende bu konuda biraz araştırma yaptım ve korkunç şeylerle karşılaştım aşağıdaki yazılanlar seçtiklerim Prof. Dr. Balıklı, istilacı balık türüyle mücadele amacıyla bilimsel çalışma yapılmasının gerekli olduğunu bildirdi.Carassius'un değişik ve baskın bir üreme aktivitesi gerçekleştirdiğine dikkati çeken Prof. Dr. Süleyman Balıklı, sazan balığının yılda bir kez 300 bin yavru ürettiğini, Carassius'un ise yılda 8 kez ve her üremede yaklaşık 700 bin yavru meydana getirdiğini belirtti. İstilacı balıkların yüzde 95'inin dişi olduğuna işaret eden Prof. Dr. Balıklı, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Carassius'un erkeği, diğer sazan türlerini döller ve o sazan türünden oluşan balıkların tamamı kısırdır. Yani doğal olarak diğer sazan türünü kısırlaştırır. Ayrıca dişi istilacı balık başka ırkların erkekleri tarafından döllenebilir. Yani bu balıkla mücadele çok zor. Ancak yapılacak bilimsel çalışmalarla bu balık türünün dişisini kısırlaştırabilmek mümkün. Ekonomik değeri olmayan bu istilacı balık türünün yok edilmesi için bilimsel çalışma yapılması gerek. Tek mücadele yöntemi bu. Aksi takdirde diğer tüm balık ırkları kısa süre içerisinde yok olur.'' ''ÇOK SAYIDA GÖLET İSTİLA ALTINDA''USOBDER Başkanı Atalay'da bu tür balıkların, ekonomiye ciddi zararlar verdiğini savundu. Carassius'un, Manyas, Beyşehir, Ömerli, Sapanca, Karademir, Küçükçekmece, Kavakgöl, Işıklı, İznik, Gala gölleriyle çok sayıda küçük gölette istilacı hale geldiğini dile getiren Atalay, şunları kaydetti:''Uşak'ın Eşme ilçesinde bulunan Üçpınarlar Sulama Göleti, istila altında. 1993 yılında gerçekleştirilen balık aşılama programı kapsamında gölete bırakılan İsrail Sazanı, bugün göleti tamamen ele geçirdi. Gölette başka balık türüne rastlamak mümkün değil. Üçpınarlar Sulama Göleti'nin değişik noktalarında oltayla yaptığımız avlamada tuttuğumuz 20 balığın tamamı istilacı balık. Kılçıklı yapıya sahip, tadı olmayan bu balık, ekonomik değere sahip değil. Bu yüzden kimse bu balığı yemez. Bir an önce önlem alınmalı.''''BU BALIKTAN ÜRETMEDİK'' Akdeniz Su Ürünleri Araştırma Üretim ve Eğitim Enstitüsü Müdürü Yılmaz Emre ise iddialar üzerine yaptığı açıklamada, Carassius türü balık üretimi yapmadıklarını belirtti. Türkiye'de bilinçsiz balık aşılaması yapıldığını vurgulayan Emre, ''Tunceli'de, İznik'te Gümüş Balığı var. Beyşehir Gölü'nde Yeşil Sazan var. Bazı şirketler, ekonomik değeri olan bu balıkların üremesini istiyor. Ekonomik değere sahip balıklar, birileri tarafından o göletlere bırakılıyor ve baskın ırk olmaları sağlanıyor. Tunceli'de Gümüş balığı görülmesi çok ilginç. Hiçbir ekonomik değeri olmayan bu balık göletleri ele geçiriyor'' diye konuştu. CARASSIUS GIBELIO Carassius türü balıklar, gri rengi nedeniyle sazandan güçlükle ayırt edilebiliyor. Erken yaşta üremeye başlayan Carassius'un boyu, 80 santimetreye ulaşabiliyor. Her türlü iklim şartına dayanıklı olup, oksijensiz ortamda hayatta kalabilen İsrail Sazanı, tuzlu suda bir süre yaşayabiliyor. Carassius, aşırı yavrulamayla erkeğinin diğer balık türlerinin dişilerini kısırlaştırabilmesi nedeniyle baskın ırk haline geliyor. Vücudunda binlerce kılçık barındıran İsrail Sazanı'nın eti lezzetsiz ve yüksek miktarda su barındırıyor. yani anlayacağımız arkadaşlar bu balık aynı aids virüsü gibi kana bulaşınca kurtulmak imkansız israil sazanıda bir göle veya baraja bulaşırsa 20 yıl sonra çocuklarımız israil sazanından başka bir tatlısu balığı göremeyecek (aynalı sazanı ve diğer balıkları ancak resimlerde ve videolarda görürler)
israil baligina karsi etcil balik(turna sudak yayin) birakcaklar israili kazicaklar israilin sazanin havyarini dolleyebilir ama etcillerinkini pek sanmiorum
Bu konuda şahsi kanatimi belirtmem gerekirse, bahsettiğiniz balıklar besin zincirinin en üst halkalarında yer alamaktadırlar ve söylediğiniz gibi bu balıkların su havzalarına salınması durumuda muhtemeldir ki, bırakıldıkları yerlerde bu balıkların popilasyonun artmasına ve sadece istenmeyen türlere değil, diğer canlılar üzerinde de baskı oluşmasına neden olacaktır düşüncesindeyim. Bu gün bu gibi olumsuzlukların yaşanmasında ki sebeplerden belki de en büyüğü zamanında gerekli akademik destek alınmadan yapılan aşılamalardır. Bu işleri zamanında konunun uzmanlarına bırakmış olsaydık, bu gün büyük ihtimal ile bu durumda olmayacaktık, en azından bundan sonra bu şekilde hareket edersek ilerisi için bir şans olabilir.
Bir de şu türlerin hangi özelliklerinden dolayı bu isimleri aldığını açıklasak? Güneş Levreği, Gambusia, Çizgili sazan.
Yanlış bilgilenmediysem, bu israil sazanın çok hızlı üreme ve hayatta kalma becerisinden dolayı alabalık çiftliklerine büyük bir yem potansiyeli olur diye göl ve göletleri aşıladılar. Gerçekten de bir alabalık çiftlik sahibi arkadaşım ağlarla tonlarla bu balıktan yakalayıp fırınladıktan sonra un haline getirerek yem elde ediyordu (Kesikköprü-Ankara). Fakat zamanla Turna, sudak gibi etçil türlerin de yumurtalarını yediği için müthiş bir popülasyon düşüklüğü gördük. Şimdi balık çiftlikleri de kalktı ve dolayısıyla avı hasat eden düzende kalmadı. Maalesef bu hayvanı göletlerden temizleyemiyorlar. Türkiye de bütün işlerimiz böyle değilmidir ???
bu balığı temizlemek mumkun değil bence.çünki gölde bir çay bardağı su kalmasın balık yumurtaları toprakta 7 yıl ölmeden yaşayabiliyormuş.hatta atalarımızdan duyduğum bi söz şöle.keçi tırnağı değmediği sürece balık yumurtaları 7 sene yaşar.buna ben inanıyorum sebebide şuki.konyada bilenler bilir tamamen kuruyupta seneye su dolan göletlerden 3-4 kğ agırlığında balıklar tuttuk.belki bu bir mucize belkide barajlarda hiç bitmeyen ve balıkların son çare olarak gittikleri bi yer var.savacak küpleri.
Bilgiler için herkese teşekkür ediyorum ve Elmalı baraj gölündeki balık türüde yalnız bu balıklardan.Daha hiç yemedim ama tuttuklarımda çok cılız aksiyon yaptırıyor oltaya eti gibi zevkide yok.
İsrail Sazanı diye herhangi bir türde sazan balığı veyahut İsrail adıyla anılan balık türü yoktur... İsrail sazanı diye adlandırılan balık yurdumuzun çeşitli bölgelerinin doğal pullu sazanıdır...Pullu sazana yakıştırılan bu isim Amatör balık avcılarının diline pelesenk olduğu için bu sazan türüne bu isim haksız olarak yakıştırılmıştır ...son senelerde millet tutturmuş bir İsrail sazanı sözünü İsrail sazanı aşağı İsrail sazanı yukarı ...İsrail sazanı diye bilimsel ad taşıyan bir balık türü yok...Tamamen uydurma bir yakıştırma .....
Bu konuyla ilgili olarak yeterli açıklamanın yapıldığını düşündüğüm bir konuya alttaki linki tıklayarak ulaşabilirsiniz. Konu hakkında özellikle Yakup Erdem(karayel) hocamızın mesajlarını okumanız yararlı olacaktır. http://www.balikavi.net/forum/showthread.php?t=25214
tuncay bey israil sazanı diye adlandırılan balık konunun başlangıcındada belirttiğim gibi yani uzmanların açıklamalarına göre latince ismi carassius olarak geçiyor ve bende yıllardır sazan tutarım bu balığın sazanla alakası yok ve 1990-1995 yılları arası çok balık tuttum ve yoğunluğum sazan üzerineydi ben böyle bir balığı son 3 yıldır biliyorum bence bu balık uzmanlarınında dediği gibi yurdumuza sonradan giriş yaptı
Aynen dediklerinize katılıyorum ...Mesela zararlı balıkların başında gelen Tilapya azmanı ve türlerini ifade ederken İsrail Çuprası yerine gerçeğe en yakın ad olan Tilapya azmanı dense Hibrit olarak cinsi ve menşei sakıncalı bu balığa Hibrit sazan dense ...Şu faydası olur...Bizim Trakya bölgesindeki pullu sazanı İsrail sazanı diye günah keçisi yapmazlar vede av yasağı dönemlerinde yada aman nasıl olsa bu İsrail sazanı bunun boy limiti ve av yasağı yok tutun yok edin anasını satayım mantığının önüne geçmiş oluruz diye düşünüyorum...Ayrıca reklamın iyisi kötüsü olmaz mantığı ile İsrail'in reklamını yapmamış oluruz....İnşallah kendimi ifade edebilmişimdir ...Selamlar Not=Bizim Buralarda Pullu sazana verilen çeşitli adlar İsrail Sazanı Bulgar Sazanı Kılçıklı Sazan Kara Sazan Adi Sazan Her kafadan ayrı ayrı isim türetiliyor...
tuncay bey yukarda yazmış olduklarınıza katılıyorum fakat limit konusunda yasak konusunda türkideki olta balıkçılarının kaç tanesinin yasaklardan haberi varki tahmini olarak %50 diyelim diğer yasağı bilen %50 oranında kaç tanesi yasağa uyuyor tahminle söylüyorum % 10 veya %15 yani kardeşim bu yasak konusunda türkiye çapında medya desteği lazım.ki balık tutmasını bilende duysun bilmeyende duysun böyle bir medya desteği yasak konusunda jandarmanında.polisinde belediyelerinde dikkatini çeker diye düşünüyorum