Arkadaşlar selamlar; Yapacağım her tercih için sizlerden akıl aldığım için durumumu az çok biliyorsunuz . 2. El Cais bot aldım 1 sene önce. Sonra 6 HP Suzuki motor aldım. Sırtı çekerken sürekli kayalara çarptığım için botu deldim . Sonra onu onardım derken botun tüplerinden birinin patladığını gördüm. Patlak botla 3 gün avlandım. Sonra botu karaya çıkarıp tek başıma onarayım derken biraz hırçın davranıp ayna kısmını botla bağlayan nokta ayrıldı. Bunun üzerine bir sinirle "1000 liralık bot için hem tatillerim boşa gidiyor hem de keyifle balık avlayamıyorum" deyip botu kaldırıp bir kenara attım. 250 lira veren olursa satılmak üzere kenarda bekliyor . Bilmiyorum çok mu hırçın davranmışım. Belki de botun patlaması ve bağlantı noktalarının ayrılması çok normal bir şeydi de bunu ben bilmiyorum. Sonuç olarak artık botsuz sayılırım ve bir seçim yapmam gerekiyor. Bottan tekneye terfi etmeli miyim yoksa benim boyumu fazla mı aşar? Sıkıntı olan şey bütçe değil de kullanışlılık konusu. 1- Genelde botu römorktan tek başıma indirip, römorka tek başıma çıkarıyorum. 400 kiloluk bir teknede bunu kendi başıma kıvırabilir miyim acaba? 2- Yazlığa senede 10 kere 3-5'er günlük olarak gidiyorum. Gittiğimde botu suya indirip, dönerken tekrar römorka yüklüyorum. 3-5 gün için tekneyi indirip kaldırmak bir yerden sonra bezdirir mi beni? Aslında yaz aylarında sık aralıklarla gideceğim için tekneyi 2-3 ay suda bırakabilirim. Akdeniz'de zehirli boya gerekmiyor sanırım. 3- Geçenlerde 6 metrelik bir balıkçı teknesiyle balığa çıktım. Botta olsam çok da rahatsız etmeyecek yükseklikteki dalgalar bu eski tekneyi beşik gibi sallayıp duruyordu. Yeni nesil fiberler de mi böyledir? 4- Bir şeye bakım yapıp durmaktan gerçekten hiç hoşlanmam. Fiber tekne bakım ister mi? Eğer 5 metrelik bir fiberde yine böyle beşik gibi sallanacaksam, belki de hayalimi 3-5 sene sonrasına saklayıp, Mersin'deki Marina'ya bağlayacağım bir motoryat alayım(Adana'da Marina yok ) . Herhalde 8-9 metrelik bir motoryat çok da sallamayacaktır. Yanılıyor muyum? Biraz da motor konusuna değineyim. Suzuki 6 HP motorum çok sıkıntı çıkardı. Bezmiş durumdayım. 25 saati bile yok ama aldığım fiyatın 3de 1ine satıp adam gibi bir Yamaha alsam diyorum. Komşumda Yamaha var ve Suzuki'yle arasındaki farkı görmemek imkansız. Muhteşem bir alet, gerçekten muhteşem. Şimdi yeni motor almaya niyetlenmişken uzun şaft almak gerekir geleceğe yönelik. Almışken en az 15-20 beygir almak gerekir. E bota bu boyda bir motoru takmak da çok sıkıntılı. Kısa şaftı bile sürekli kayalara çarpıyorum. Uzun şaftla başım derde girer. Botta iki büklüm oturmaktan da bıktım. Bir yerlerinin su almasından ve patlamasından da bıktım. Bot fiyatına bir sürü yepyeni fiber tekne satılıyor piyasada. Sonuç olarak çıkmazların içerisindeyim. Sizlerle dertleşmeye ihtiyacım var . Bir el atın şu işe arkadaşlar. Sizden akıl almazsam yine gidip saçmalayacağım. Not: Tekne için aracım ve römorkum hazır.
Tekne, bottan elbette yüz kere daha iyidir vede bin kerede daha dertlidir. Kayalara filan onunla giydirirsen, pek hayırlı olmayacaktır, gerek kendin, gerek cebin, gerekse keyfin için. Bence, kaliteli bir bot, tekneden daha iyi olacaktır. Tatlı suda, bot genelde daha kullanışlı olur, deniz içinse, hiç tavsiye etmem botları.
Ahahaha . Roy Usta teknenin özgürlüğünü bir kere tadınca bırakamıyorsunuz. Kıyı keyif vermiyor artık. Serdar Bey, teşekkürler. Yazınızın başında botları övüp sonra da denizde tavsiye etmeyeceğinizi söylediniz. Tam anlayamadım. Sırtı çekerken çarpıyorum kayalara. Aslında sürtmek desek daha doğru olur. Hızım da bir hayli yavaş oluyor. Bu şekilde tekneyi delebileceğimi sanmıyordum.
Fatih, senin gönlün fiber tekneye kaymış gibi ama kullanım şekline ve sıklığına bakınca sana bot daha uygun gibi geliyor bana. 400 kiloluk tekneyi çekmek, indirmek hele ki tek başına, botla uğraşmaktan daha zulüm olacaktır. Hatta tek başına becerebileceğini düşünmüyorum. Tabi şimdi arızalı bir botla, sorunlu bir motor var elinde. Hazır sorunluyken, uğraşmaktansa fiber almak daha mantıklı geliyor belli ki. Kayalara sürtmek falan yazmışsın, tekneyle öyle bir durumda çok ciddi problemler çıkabilir bence. Neye karar verirsen hayırlı olsun. Kayalara dikkat et, denizin şakası olmaz.
30 cm su da mı sırtı çekiyon anlamadım. Nasıl kayalara filan sürttüğünü? Güvenli bağlama yeri varsa, içten takma motorlu bir tekne mantıklı olur. Kamera ile izlenen minik limanlardan bahsediyorum. Yıllık 500-600 civarı kirası olur. O da kafanın rahat etmesi için çok bir bedel değil. Arkadaşımda 4,90 filika var. Üzerinde 11 bg pancar motor. 3 lt mazotu üç avda bitiremiyoruz.
Denizde, senin bir yanlış yapman gerekmiyor. Zira, deniz zaten sana yeterince yanlış yapacaktır. Ucu bucağı yok, dalgası bir dert, havası bir dert, gemileri, akıntısı, rüzgarı vs. bir dert. Tatlısuda motor bozulsa ne yaparsın? En kötü ihtimal elinle kürek gibi yapar, tutunacak bir kıyıya ulaşırsın. Ama denizde, ulaşacağın yer dünyanın öbür ucu olabilir. Fiber sandığın kadar sağlam değil bu arada. Asıl sebep şu. Bot, nerden tutsan 40-50 kg filan ancak. Kayaya vurduğunda, hafif bir şey vurmuş oluyor basitçe. Ve malum, bir tür yastık, darbeyi kolayca emiyor. Ama fiber tekne, kayaya dokundu mu, bilmem kaç kilosuyla vurmuş oluyor ve darbeyi emecek pek bir halide yok.
onbeşyıl önce,çavsaya(burhan abiye )3.50 bir tekne yaptırmıştım,6 hp de bir crysler kısaşaft motorum vardı.Motoru omzumda rahatça taşır,tekneyide tek elle kıyıya alırdım.4.25-9.9 HP Lerle aynı sürati verirdi.Bir gün kayaya vurunca motorun diferansiyelini dağıttım,bi daha iflah edemedim sonra daha büyük motor ve tekne aldım ama o 3.5 m nin tadını bir türlü vermedi bana.Genelde kafam estimi balığa çıktığımdan,tek kişi hakından gelinebilecek boyutlarda teknem olmasını tercih ediyorum.Döndüm dolaştım paraya kıyıp bir quicksilver airdeck aldım on yıl önce ,tekrar huzuru buldum Şimdi fiber sahilde yatıyor,ben botu çekerek götürüp onu kullanıyorum(fiberi indir bindir,kürekleri,çapayı taşı botu götür getir(50 m) daha kolay geliyor. Liman yokmu derseniz,onunda derdi çok dostlarla(4 kişi) beraber çıkarız diye birde 20+5hp-4.50 bir tekne edindik,o da karşı sahilde limanda duruyordu. Derken,MUHTARA VERDİĞİMİZ PARALAR(makbuzlu,köy sandığına) göze battı,kooperatif kurdular,kamera,bekçi kondu,yüz tekne daha bağlandı,yüzer iskeleler yapıldı.Bir hafta gittik,ıskarmozlar yok,ertesi hafta kürekler,birkaç hafta sonra benzin deposu,takım çantası(kilitli dolaplardan). En son motorun benzin giriş jakını sökmüşler çalınan çapayı falan saymıyorum,attık römorka çektik köyde ahıra en sonunda . Yağmur yağar içi su dolar,gidip bakmazsan ikinci sağlam yağmurda dibi boylar velhasıl liman işide sakat. En güzeli,römorklu sistem,onun içinde yerin müsait,aracın uygun olacak Sevgili Fatih,sana tavsiyem,3.50 bir fiber edinmen,mersinde yerliyurtun(3.75) bayisi var,kısa şaft siparişi verirsin ,böylece motorunu değiştirmenede gerek kalmaz. Fazla bir masrafa girmeden,deniz keyfine devam edersin.Bulamazsan,yine bursadan sana kısa şaft bi tekne yaptırır yollarız(hafif ve sağlam ) illede para harcayacam dersen,fiber karinalı botlar var ,sana yakışır ama tekne-motor 30 u geçer,şimdilik gerek yok derim ben (Bu arada,motorun uzun şaft yada kısa şaft olması,suyun içindeki derinliği değiştirmez,ikiside aynı derinlikte girer suya.kısa şaft teknenin aynası 13-14 cm daha kısa yüksekliktedir,dolayısıyla uzun şaftlı tekne ve motorda alsan aynı derinlikte kayalara toslarsın ne artar ne azalır ) not-bir arkadaşım bot arıyordu(ölücü işi ) senin botu tamir edebirim sanırım,satmayı düşünüyorsan özel mesajlaşalım.
bota tek başına binmek can yeleğide olsa futboldaki 9 kusurlu hareketten biridir.fatih kardeş ister bot al ister tekne göle denize tek başına gitme
Kafam çok karışık Volkan Abi. Bakalım . Tekneyi tek başıma beceremeyeceksem başıma bela olur. Sinan Abi, Yumurtalık'ı bilmeyen birisi olarak oradan bakınca tam bir moron izlenimi vermiş olmalıyım sana . Burayı bir gün gelip görmeni isterim. Tüm kıyı hattı boyunca kıyının 100 metre açığına kadar kayalıklar mevcuttur. Çoğu suyun dışındadır bu kayalıkların. Kıyıya paralel uzanırlar. Ben de bu kayalıklara paralel sırtı çekiyorum. Derinlik yaklaşık 5 metre bu kısımlarda fakat bu derinlikte bile çok yüksek kayalar var. Bazıları suyun 20 cm altında fakat ışık yansıyınca göremeyip sürtebiliyorsunuz. Anladım Serdar Bey. Haklısınız. Fiberi delince tamiri de zahmetliymiş zaten. "Fatih Abi ne zaman cevaplayacak?" diye merak ediyordum. Çok değerli bilgiler vermişsin. Ben 5 metrelik teknenin bile dalgalarda beşik gibi sallanacağı şüphesindeyken, 3.5 tekne nasıl olacak ? Hiç kimse de bu konuda bir kaç kelime laf etmedi. Ben çoğu zaman 40-50 cm yükseklikteki dalgalarda çıkıyorum denize ve size bahsettiğim balıkçı gemisi böyle bir havada rezalet bir şekilde sallanıyordu. Üstelik de 6 metrelik bir tekne bu. Fiberlerde durum nasıldır? Bu konuda biraz fikre ihtiyacım var. Fiber Karinalı botları incelemiştim aslında. Bunların bot olan kısmı fiber değil, değil mi? Dolayısıyla 20 bin para harcayıp yine patlaklarla uğraşmak gerekecek. Ben konsollu botları da incelemiştim. 10-15 bin civarında. Karinası fiber mi bilemiyorum. http://www.avmarketi.com/asp/product/165617/Cais-360-cm-Fiber-Tabanli-Konsollu-Sisme-Bot Gerçi bu ürünün fiyatında bir yanlışlık var. 15bin'den ucuza konsollu bot görmedim. Konsollu botları tavsiye eder misin? Şaft ve ayna konusunda aynı şeyleri konuşuyoruz fakat sen benim uzun şaftı bota takmaktan bahsettiğimi kaçırmışsın abi . Ölücü işi bot arıyorsunuz demek? Harika! Tek bir sorun var ki yazlığa bir dahaki gidişim 1 ayı geçebilir. Senin için problem yoksa gideceğim zaman haber veririm. Abi bence tekneye can yeleksiz binmek daha tehlikeli . Botun içi su dolsa ya da ters dönse batmaz. Bota tutunur idare edersin. Ama tekne içeri bir kaç yüz litre su alsın, titaniğe döner .
30 bin dediğim en ucuz(motor+bot) maliyet,gidipte bununda caisini alacak halin yok denizde sallanma işine gelirsek boy uzadıkça dalgaya karşı yükselmede çok olur,dolayısıyla kısaldıkça daha az iner çıkar tekne. 3.5 M ile 3-5 havada çok yol katedtim ben,ama dalgalı havada tekne kullanmayıda bilmek gerek. Botun aynası kısa şafttır,uzun şaft takarsan çürük su yapar,yol yaptırmaz,ancak aparat yardımıyla yükseltirsen randıman verir. sonuç olarak,botla gezdiğin her suda,3.5-3.75 fiberlede aynı şekilde gezersin.1-15 m dalga ve üstünde ha 3.5 olmuş ha 4.5 aynı eziyeti ve tehlikeyi yaşarsın.Karinası fiber teknelerin iyisi gayet sağlamdır,arkalarına da büyük motorlar takılır,kumandalıdır ,motor sökülmez,römorku uygun bir yerden denize sokarak indirlir,senin aradığın bu değil sanırım.Benim tavsiyem 3.5 tekne 2bin harca,keyfine devam et, biraz daha ustalaşınca(denizcilikte) daha büyük tekne kullanabilir hale gelince yeni tavsiyelerim tabiiki olacaktır Botu ne zaman istersen o zaman yollarsın,zaman önemli değil,ödeme için mesaj atman yeterli sende telefonum da vardı sanırım
Basitçe, tatlı suda bot, denizde tekne, tercihan ahşap, olmadı fiber. Şimdi diyorsun ya, 50 cm dalgada çıkıyorum. Denizde dalganın sağı solu belli olmaz. Ama bu başka bir hikaye. Genel olarak, dalga meselesinde, bir teknenin rahatlık ve güvenilirliği, eni ile boyunun toplamının çeyreğidir. 3.5 m x 1m genişlikte bir tekne, 4.5 / 4 = 1.12m dir. Bundan daha yüksek dalgada alabora olmak vs. an meselesidir. Ama bu hesap, sizin dalgada bot/tekneye hakim olduğunuzu kabul eder. Eğer bu konuda tecrübeniz ve bilginiz yoksa, o başka mesele.
Fatih Abi, fiber almaya karar vermek üzereyim sanırım. Botun patlama ve içeri su alma sorunlarını düşündükçe bile dayanamıyorum . Biliyorum ki tekneyle her türlü havada açılamayacağım fakat en azından bakımıyla filan uğraşmayacağım. Tekneyi sudan hiç çıkarmamayı düşünüyorum. Sitenin bekçisi var. Ara sıra kontrol edecektir. Motoru sökerim denizden çıkacağım zaman. Oooohhh... Kafam rahat olur. Boyut konusunda açıkcası kafamda soru işaretleri yok değil. Kısa tekne daha az sallanır demişsin ama ben şu ana kadar hep tam tersini duydum. O yüzden bu konuyu özellikle yabancı forumlarda araştırmalıyım. Bak 4.40 tekne ve sadece 120 KG http://www.mursan.com.tr/tr/boats_fishing_440.asp Bilmem senin başka bir önerin olur mu... Şimdi geldik motor konusuna. Bir süreliğine kısa şaftla idare edemez miyim ? Hiç mi ulaşmaz suya? Yeni bir motor için çok acele etmek istemiyorum. 20 beygir var kafamda. Ama bu fiber tekneler maksimum 15 beygirlik motoru kaldırıyor özelliklere bakarsak. 20 beygir umarım sırtı çekmek için çok büyük kaçmaz . 20 beygirle gelecekte 6-7 metrelik bir tek kamaralıyı kullanabilir miyim? Ben aslında tamamen denizde kullanıyorum. 8 metrelik bir teknem bile olsa 110 cmlik dalgalarda denize çıkacağımı sanmıyorum .
Sorun şu ki, sen denize çıkarken arasan bir karışlık dalga bulamazsın, ama sen denizdeyken 2 metrelik bir dalga gelir seni buluverir. Denizin böyle bir hali var.
5000 liraya harika konsollu tekneler buldum. Bir göz atar mısınız? Konsollu teknelerle ilgili bir sorum da olacak. Acaba bu teknelerde motorun dümenle bağlantısını yapmak zahmetli bir iş midir? Yani gerektiğinde rahatça motoru söküp tekrar takabilir miyim? Bu konsollu teknelerin herhangi bir dezavantajı var mı? http://www.sahibinden.com/ilan/vasi...urat-teknesi-ucretsiz-nakliye-181158958/detay Haklısınız. Umalım da Meteoroloji yetkilileri adam akıllı çalışsınlar. Bazen fena yanılıp, adamı rezil ediyorlar...
merhaba boş vakitlerimde hep bu forumda dolaşırım ve konuyu gorunce üye oldum botun fotoraflarını ve yırtık yerlerın yakın çekimlerini alabilirmiyim almayı düşündüm de.
