Belki çoğunuz biliyorsunuzdur veya daha önce şikayet mailleri göndermişsinizdir, Bugün aklıma geldi biraz aradıktan sonra Başbakanlığa ait özel bir mail adresi buldum... Mail : bimer@basbakanlik.gov.tr Denizlerimizdeki durumlarla ilgili buraya mail atsak uygun olur diye düşünüyorum, mağlum tarımbakanlığına, sahil güvenliğe milyonlarca mail attik..sahil güvenlikten kaçak avlarla ilgili bizi bilgilendirin, tarım bakanlığından balık boyuyla ilgili düzenlemeleri konu alan cevaplar aldık ama çok da etkili olmadı..Sizde bilirsiniz ki ; Yurtdışında Tirol,Sonar kullanımı yasak, yanımızdaki yunanistanda bile ağ derinliği 50 metreyı gectıgınde 5yıl hapıs cezası verılıyor, bizim ülkede ceza bi kenara yasak bile yok...Buraya gırgırların avlanma yerleriyle ilgili ve sonar, tirollerin diğer ülkelerde yasak olduğunu belirten bir mail gönderelim diyorum.... Örnek yazı ; Sayın Başbakanım ; Yeni Anayasayla birlikte denizlerimizde gırgır avcılığı gün geçtikçe artmaktadır, beraberinde kullanılan Sonar ve Tirol yöntemleri denizlerimiz de tüm canlıları büyük,küçük demeden yok etmektedir. Yumurta döken balıkların yaptığı yuvalar Tirol sayesinde bozulmakta ve balığın bu bölgeye tekrar gelip yuva yapmasını engellemektedir. Denize kıyısı olan tüm ülkelerde sonar ve tirol yasak olduğu halde ülkemizde yasak değildir. Komşu ülkemiz olan Yunanistan'da ağ derinliği 50 metreyi geçtiği takdirde kişilere 5 Yıl hapis cezası verilmektedir. Bir çok kez konuyu Tarım Bakanlığı'na ve Sahil Güvenlik Komutanlıklarına ilettiğimiz halde sonuç alamadık. Bu avcılık yöntemi devam ettiği takdirde Denizlerimizde maalesef fazla canlı kalmayacak, yumurta dökmek için maalesef Karadeniz'e gitmeyecek ve bizlerde balığı Marmara ve Karadeniz'den yemek yerine yurtdışından ithal etmek zorunda kalacağız. Bilindiği üzere artık Balık tezgahlarında Marmara'nın incisi olarak adlandırılan Lüfer Balığı satılmamaktadır, Çok değil bir kaç yıla kadar bu yöntemler devam ettiği takdirde diğer balıklarıda tezgahlarda göremeyeceğiz. Sayın BAŞBAKANIM Devam etmekte olan GIRGIR Avcılığının tekrar gözden geçirilmesini, avlanma bölgelerinin daraltılmasını veya balık yasağı süresinin uzatılmasını sizlerden rica ediyorum... Saygılar... Hergün 2 dakikanızı ayırıp bu metni mail olarak gönderirsek hiç bir şey kaybetmeyiz...
ben bu adrese mail gönderdim cevap gelmedi ama belki benzer mailleri bir çok arkadaş atarsa belki bir hareketlilik olabilir.
Arkadaşlar bu gibi mail bombardımanlarında önemli olan kısa sürede çok sayıda mail göndermek yerine sürekli bir şekilde mail göndermektir. Çünkü bir çok forumda bu şekilde mail gönderme kararı alınır ve kısa ve yoğun bir dalga şeklinde uygulanır ve sonuç alınamaz genelde. Ancak bu forumun üyesi olan arkadaşlarımız mail gönderme işini günlük veya haftalık bir görev bilir sürekli bir şekilde gönderirlerse belki o zaman daha ciddi bir şeyler yapılabilir naçizane fikrimce.
Arkadaşlar ve abilerim. Bence bir dilekçe hazırlansın ve bütün üyeler aynı anda bu adrese aynı maili göndersin.
Aynen ben de katiliyorum,eger guzel bir formatta dilekce hazirlanir ve herkes ayni dilekceyi ayni baslikla bu email adresine gonderirse daha etkili olur diye dusunuyorum....Ayni baslik oldugu icin hergun gonderilen yuzlerce belkide binlerce mailin arasindan secilme sansi artar..
Refik ve Engin kardeşlerime katılıyorum, örnek bir formatta dilekçe hazırlanıp herkezin göndermesi sağlanırsa daha dikkat çekici olabilir...
evet ayni formatta farkli mail adreslerinden mail gelirse akli evvel basbakanlik danismanlari bunu spam saldirisi felan zannederler. herkes ayrica yazsada olur diye dusunuyorum. ayrica yasaklar haricinda bir denicilik bakanligi kurulmali diyorum..bunuda iletmekte fayda var..
Ayrı ayrı zaten yazılıyor fakat bir netice vermiyor. Birde aynı dilekçeyi aynı anda yollamayı deneyelim bence. Dediğin doğru belki spam derler ilk başta. Ama diğer türlüde boş veriyorlar. Herkes aynı maili aynı anda yollarsa en kötü ihtimalle mail adresleri kitlenebilir ve az da olsa akıllarında kalır belki..
Konuyu başlık mesajımda editledim burayada yazıyorum uygun görürseniz bu metni yollayalım ; Örnek yazı ; Sayın Başbakanım, Yeni Anayasayla birlikte denizlerimizde Gırgır avcılığı gün geçtikçe artmaktadır, Beraberinde kullanılan Sonar ve Tirol yöntemleri denizlerimizde tüm canlıları büyük,küçük demeden yok etmektedir,Yumurta döken balıkların yaptığı yuvalar Tirol sayesinde bozulmakta ve balığın bu bölgeye tekrar gelip yuva yapmasını engellemektedir, Denize kıyısı olan tüm ülkelerde sonar ve tirol yasak olduğu halde ülkemizde yasak değildir. Komşu ülkemiz olan Yunanistanda ağ derinliği 50 metreyi geçtiği takdirde kişilere 5 Yıl hapis cezası verilmektedir. Bir çok kez konuyu Tarım bakanlığına ve Sahil Güvenlik Komutanlıklarına ilettiğimiz halde sonuç alamadık. Bu avcılık yöntemi devam ettiği takdirde Denizlerimiz de maalesef fazla canlı kalmıcak,Yumurta dökmek için maalesef Karadenize gitmeyecek ve bizlerde balığı Marmara ve Karadenizden yemek yerine yurtdışından ithal etmek zorunda kalacağız, Bilindiği üzere artık Balık tezgahlarında Marmaranın incisi olarak adlandırılan Lüfer Balığı satılmamaktadır, Çok değil bir kaç yıla kadar bu yöntemler devam ettiği takdirde Diğer balıklarıda tezgahlarda göremeyeceğiz. Sayın BAŞBAKANIM Devam etmekte olan GIRGIR Avcılığının tekrar gözden geçirilmesini, avlanma bölgelerinin daraltılmasını veya Balık yasağı süresinin uzatılmasını sizlerden rica ediyorum... Saygılar...
İçerik güzel fakat bazı imla hataları var. Onları da düzelterek tekrar yayınlarsanız bence gönderime uygundur.
Haberlerde başbakan lüfer'i koruma altına alıcak diyorlardı.İnş. koruma altına alınır. Yanlız haberde yapılan açıklamada başbakanlığa duyarlı 1 kişi tarafından atılan email sonucu başbakanlık harekete gecti diyordu.Acaba kim bu duyarlı kişi ) Peki bizim emailler nerede )
ben bundan yaklaşık 2 ay önce mail attım cevap gelmedi. Lüferi koruma altına alsa ne olacak gırgırları kıyılardan ve boğazdan çekmedikten sonra tehlike hala devam ediyor. Adam kalkıp ağlardan yavru balık mı ayıklayacak. Oltayla yakalana balıkla balık nesli tehlikeye girmez. Bir arkadaş çok güzel söyledi yavru balıktan ziyade yumurta dökecek erginliğe ulaşan balıkları bırakmak lazım. Çinekop oltayla ve ya diğer avcı balıklar tarafından zaten yakalanıyor ama bir lüfer ya da kofana sürüsünün içine ne köpekbalığı ne de yunus giremezmiş diye söyler büyüklerimiz. Gırgır ile avcılık ve midyeciler çekilseler bence sorun hallolur. Ufak teknelere ve kıyı balıkcılarına kısıtlama felan getirmekle bu iş hallolmaz. Tabi belli limitler de getirilebilir mesela 20 kg kovaları kreçeyle dolduranlara.
Bence toplu dilekce olayini deneyelim. Hatta site yoneticilerimiz diger balikci sitelerinin yoneticileri ile gorussunler. Butun forum sitelerinin ana sayfasinda yapilacak olan bu dilekce olayini kisaca anlatan bir reklam koysunlar ve bu reklama tiklandiginda acilan konuda kapsamli anlatim, dilekce ornegi, atilacagi tarih ve saat yazsin. Tabi bu benim aklima gelen fikir
Taylan bey neden negatif yaklaştığınızı anlayamıyorum. Burada yazılıp çizilenler bir sonuç getirmese bile insanımızın , gençlerimizin ve forumdaki arkadaşlarımızın beyin fırtınası yaparak fikir geliştirdiğini, birşeyler yapmaya ve yanlışın karşısında durmaya çalıştığını görmek başlı başına mutluluk verici. Kaldı ki bu forumu dışarıdan da takip eden binlerce insan ve gençlerimiz var, bu konuların tartışıldığını görmek bile insanların aklında yer eder. Sizce başbakan LÜFER KORUNMALIDIR açıklamasını karadenizli olduğundan mı yaptı..? Tabiki hayır, sivil örgütlerin ve halkın sesi yükseldikçe politik olarak kitlelere yakın olabilmek için bunu yaptı. Lütfen müsterih olun, burada yazılıp çizilenler elbet birgün olgunlaşıp gerçeğe dönüşecek, yeterki bizler kararlı davranalım..
akif abi elimden bu kadar geldi napalım iyi veya kötü bi yazı ama hergün 2 dakıka ayırıp bu metni gönderelim.ne kaybederiz ki olur mu olur...