Sevgili forum üyelri geçen haftalarda 2 kg lık bir ahtapotun nasıl pişirileceği konusunda paylaşımda bulunmuştum. konuya destek verenlerin de katkılarıyla mükemmel sonuca ulaştım. keşke sizlere tattırabilme imkanım olsaydı. gelelim tarife: temizlenmiş ama taşa vs vurlmamış ahtapotu 20 gün civarı derindondurucuda tuttum. (bu arada gerçekten ahtapotu vurmaya ve çarpmaya gerek yok. 2 kg ahtapot helva gibi oldu sonuçta) derin dondurucudan çıkattığımız ahtapotumuzu çözdürdükten sonra düdüklü tencereye koyup bir çay bardağı sirke ile bir su bardağı suyu ekliyoruz. birazda defne yaprağı kokuyu alsın diye koyabiliriz. Uploaded with ImageShack.us düdüklü tenceremizin ötmesiyle birlikte kısık ateşe geçip 1 saat pişiriyoruz. ve kendi halinde soğumaya birakıyoruz. Uploaded with ImageShack.us kapağını açtğımız ahtapotun derilerini tercihe bağlı olarak ister soyup ister soymadan yiyebiliriz ben bu sefer soydum ama vantuzlarda çok lezzetliydi evdekiler yemekten soğumasınlar diye sıyırdım derileri Uploaded with ImageShack.us daha sonra domates bol sarmısak ile birlikte dilimlediğim ahtapotları tekrar pişirdim (ahtapotlar zaten pişmişti yani salata yapmaya hazırdı tercih edenler direk bu işlemi yapmadan salata yapabilirler.) Uploaded with ImageShack.us pişen yemeğimize biraz kekik ve kimyon birazda tuz ekledim. işte sonuç.çok lezzetliydi. Uploaded with ImageShack.us
Çay eşliğinde pohaça yediğim şu sırada tam ihtiyacım olan şey. Teşekkürler Atıl abi... Çok güzel görünüyor gerçekten, eline sağlık.
Güzel olmuş fakat, 20 gün dondurucuda bekletmeye filan gerek yok tur bu tarif için, taze taze düdüklüde kendi suyu ile pişirilebilir...
kusura bakmayın arkadaşlar evet zamansız ve herkesin acıktığı saate denk geldi galiba .teşekkürler yorumlarınıza.
çok haklısınız denizden çıktığı gibi bile yapılabilir. vurmaya çarmaya bile gerek yok kendi suyuyla dediğiniz gibi.
kardeşlerim....deniz canlıların hanefi mezhebine göre yenmesi haram olanlar var.bunları araştırıp -öğrenip öyle yiyelim
Bende mesajları okuyunca merak ettim ve biraz araştırdım. Bir sitede şöyle bir bilgi buldum. Tabi konu hassas olduğu için tartışma konusu yapmamak lazım. Mumine.org sitesinden ALINTIDIR : Hanefi mezhebine göre hangi deniz ürünleri yenmez? “Taze et yemeniz için denizi sizin hizmetinize veren Allah’tır”1 mealindeki âyet-i kerime ile “Denizde avlanmak ve onları yemek size helâl kılındı ki; hem size hem de yolcu olanlarınıza faydalı olsun”2 mealindeki âyet, denizlerin birer ilâhî nimet deposu olduğunu ve onlardan insanların faydalanabileceğini ifade etmektedir. Âyet-i kerimelerde, Cenab-ı Hak belirli bir kısmını haramlaştırmadan ve başka hayvanlar gibi boğazlanma şartını koşmadan, bütün deniz hayvanlarının helâl olduğunu bildirmekte, kullarına kolaylığı ve genişliği temin etmektedir. Hattâ mümkün mertebe hayvana eziyet vermekten kaçınılması kaydıyla, onları yakalamak için insana herşeyi kullanabilme müsaadesini vermektedir. Bilindiği gibi, yaşadıkları yerler bakımından hayvanlar kara ve deniz hayvanları olmak üzere ikiye ayrılır. Karada yaşayan hayvanların hangilerinin yenip yenmeyeceği fıkıh kitaplarında belirtilmiş, ayrılmıştır. Denizde yaşayan hayvanların hangilerinin yenilmesinin helâl, hangilerinin haram olduğu hususunda ise mezhepler arasında farklı görüşler mevcuttur. Yukarıda meallerini verdiğimiz âyet-i kerimeden hareket eden Şâfiî, Mâlikî ve Hanbelî mezhebi âlemlerine göre, deniz hayvanlarının, yani suyun içinden başka bir yerde yaşayamayan hayvanların hepsi, nerede bulunursa bulunsun, ister balık şeklinde olsun, isterse başka cins ve şekide bulunsun, helâldir, yenebilir. Yine aynı mezheplere göre, bu hayvanların isimlerinin farklı olması, diri veya ölü olması; yakalayanların Müslüman veya gayrimüslim olması hükmü değiştirmez. Mâlikî mezhebi hiçbir deniz hayvanını istisna kılmazken, Hanbelî mezhebi yılan balığını habis saydığı için; Şâfiî mezhebi de kurbağa, yengeç ve timsah gibi hem denizde, hem de karada yaşayabilen hayvanların etinin yenilmesini haram olarak vasıflandırmaktadır. Hanefî mezhebine göre ise, balık sûretinde olmayan deniz hayvanlarının etlerini yemek haramdır. Buna göre, daima suda yaşayan, suda barınan hayvanlardan her çeşit balık eti yenebilir. Kalkan balığı, sazan balığı, yunus balığı, yılan balığı bu kabildendir. Fakat, diğer su hayvanları caiz değildir. Midye, istiridye, istakoz ve yengeç gibi hayvanların yenilmesi helâl olarak kabul edilmemektedir, haram sayılmaktadır.3 Bu esaslara göre, midye, istiridye gibi deniz hayvanları Şâfiî, Mâlikî ve Hanbeli mezheplerine göre yenebilirken, Hanefî mezhebine göre yenilmemektedir. Hanefî mezhebinin haram saymasının sebebi, bu çeşit hayvanları gerek görünüş, gerekse yenen kısımları itibariyle hoş olmaması, çirkin ve pis sayılmasıdır. 1. Nahl Sûresi, 14. 2. Mâide Sûresi, 96. 3. el-Mezâhibu’l-Erbaa, 2: 5. Mehmed Paksu Helal – Haram Konu sonu itibariyle Hanefi mezhebine göre haram kabul edilmiş ama ayetlerde balığa benzemesi şartı falan yok. Bu itibarla ben ahtapot, kalamar vs. yemeye devam edeceğim kendi adıma. Yalnızca bilgi olsun merak edenlere diye alıntıladım. Önce mezheplerin doğuşunu inceleyin bence. Zaten anlamıyorum ben bu mezhepleri, aleviliği vs.vs... Hanefilerden olunca günah oluyor da diğer mezhebi kabul etmişsen neden günah olmuyor? Allah'ın hükmü, kul kul farklı mı yani? Yalnızca yorum farkı var sanırım ve bunlara çok takılmamak kendi aklınla okuyup, araştırmak gerekiyor sanırım. Diğer açıdan avlaklar içki şişelerinden, sigara paketlerinden geçilmiyor. Onlar serbest mi ki acaba? Kul hakkı, ahı almadan dürüstçe ve insaflıca yaşamak dilerim. Rastgele...
Mezhepsel ayrımlar nedir bilmem. Hangi mezhepten olduğumu da çok araştırmadım ama sanıyorum Hanefilerin çoğunluğu fazla ve bende hanefi sayılıyorum Bana saçma geliyor. Allah bir, din bir, yol bir ama mezhep farklı. Ayrışma her dönemde var. Şimdi de var, geçmişte de olmuş. Fazla takmamak gerekiyor. Burada yol gösterici Kur'an dır. Orada da yenir diyor. Ben yemeye devam edeceğim. Yemeyen yemesin, ama yiyene içene de karışmasın
Yanlış anlamadıysam ve okuduğum, bildiğim kadarıyla kutsal kitabımızda ahtapot , kalamar vb deniz ürünlerinin haram olduğuna dair birşey geçmiyor. Açıkçası beni , bilmem ne mezhebinin yorumu değil, Allah'ın Kelamı ilgilendirdiği için bu muhteşem nimetlerden afiyetle faydalanıyorum.
Eski okulumdaki Din kültürü (lise) sordum.Kendisi bana midye harici pek bir kısıtlama olmadığını söyledi.Hanefilerin de ahtapotu rahatlıkla yiyyebilieceğini söyledi ki pek fazla araştırmadı.Emin de olamadım şimdi dedi