Odunpazarı Team 67cm Laspir 28/29 Temmuz

Odunpazarı team olarak hafta içi kararlaştırdığımız Kurtşeyh organizasyonuna gitmek üzere Bozüyükten gelen Hakan kardeşimizi alıp Mustafa abimle beraber saat 14:30 da Cahit abi ve ekibiyle buluştuk. Bir biz iki arabada onlar olarak 3 araçlık bir konvoyla yola cıktık. Uzun bir yolculuktan sonra avlağımıza vardık. Avlağın akar olmasından ve her yerinin avlanmaya müsait olmamasından kamplarımız geniş bir alana yayıldı. Gelmeden önce avlağın yayın sazan ve turna verdiğini duyduğumuzdan biz özellikle yayın ve turnaya yoğunlaştık. Ama mekan turna için çok müsait değildi ve yayın takımlarını çıkardık. Gece melemen keyfi yapıp yatana kadar Mustafa abi ve hakan 2 dargın bense limitlerin altında 2 yayın tutmuştum. Yemekten sonra gerekli tedbirleri alıp oltaları bağlayıp yattık. Sabah olay tam bir hüsrandı. Elimizde 2 dargından başka balık yoktu. Cahit abi tayfasında 3 kilo üzeri bir sazan vardı. Durum böyle olunca Cahit ağabeyler erkenden toparlanıp gitti. Bizde hevesimiz kırılmış bir şekilde toplandık. Ama hem saat çok erkendi eve dönmek için hem de hevesimizi alamamıştık.Ani bir kararla istikametimiz tatarlar köprüsüne çevirdik. En azından yeni aldığımız turna takımlarını deneme şansımız olacaktı. Tatarlar köprüsüne vardığımızda serpmeyle avlanmış dönmek üzere biriyle karşılaştık. 1 tane balık tutmuştu ve balık hepimize yabancıydı. Balığın Laspir olduğunu ve buralarda eskiden çok büyükleri olduğunu söyledi ve gitti. Biz 40 yıllık sazancılar turna tutma merakıyla oltalarımıza kaşıkları takıp başladık at çek yapmaya. İşin açıkçası bu yöntem bana çok garip gelmişti. Kancaya yem takmak yok, avlağı yemlemek yok, beklemek yok at çek at çek. Kısa bir süre sonra Mustafa abi suyun karşısına Hakansa suyun üstündeki eski yıkık köprüye gitti. Ben olduğum yerde 15 dakika at çek yapmaya devam ettim. Tam sıkılmaya başlamıştım ki savurduğum kaşığın düştüğü yerde garip bir hareketlenme sezdim. Sonra oltamı sarmaya başlamıştım ki birden olan oldu. Makarayı saramıyordum. Ya benim emektar makine sıkışmıştı ya da olta takılmıştı. Kancayı kurtarmak için sopayı kaldırmamla işin gerçeğini anladım. Oltamın uçunda kocaman bir şey çırpınıyordu. O an bende hakan ve Mustafa abinin beni duyması için için çırpınmaya başladım ama suyun şiddetli akmasından ne mümkün. 5 dakikalık bir çabalamanın ardından balığı kıyıya kadar getirdim. Hayır turna değildi. Biraz önce serpmecinin bahsettiği büyük laspirlerdendi. Balık kıyıdaydı ama kepçeleme şansım yoktu. Riski göze alarak ipi sarabildiğim kadar sarıp sopa yardımıyla balığı kıyıya aldım ve atladım üstüne. Hayatımda tuttuğum en büyük balıktı. Sonunda Mustafa abim ve Hakan sevinç çığlıklarımı duyup geldiler yanıma ve ilk tebrikleri kabul etmeye başladım. Hemen ardından ölçme işlemlerine başladık. Önce boy. Tam 67cm. sonra eski el terazisiyle kilo. 5 kilo. Tabi mutluluğum bir kat daha artmıştı. Balığı livara koyarak hep beraber at çeke devam ettik. Bu sırada benim oltama bu seferde bir turna takıldı. Limitlerin çok altında olmasından dolayı öpülerek suya bırakıldı. Öğle sıcağının insafsızca bastırması üzerine yorulan bünyeler dönmeye karar verdi. Böylece eşyalarımızı toplayarak Eskişehire doğru yola çıktık. Bu beklide benim hayat boyu unutamayacağım bir av oldu. Şimdiye kadar hiç tutmadığım yayın, turna ve laspir balıklarını bir seferde tuttum. Hem de bunlardan biri hayatımın trofesi laspirdi.
bunlarda resimlerimiz.
yolculuk


avlak

mustafa abinin dargın

kampta kahvaltı
ikinci
işte benim canavar laspir


hakanla mustafa abi

mustafa abimin balık keyfi

ölçüm



Laspir hakkında : (Koca agiz,Aspius aspius)
Buyuklugu 1m ye 9 kg ulasabilir. Sisbaligi,laspir, kocaagiz, isimleriyle ulkemizde taninmakla birlikte uluslararasi adi asp'dir.

Firat ve Dicledeki turle kuzey bolgelerimizdeki tur arasinda hafif farkliliklar vardir. Isvicre haric bu ulkenin
dogusundan Aral denizine kadar olan bolgede rastlanmaktadir.

Kopru dubalarinin etrafinda, akintili nehirlerin kanal bolgelerinde, batik kutlelerin etrafinda, nehirlerin omuz yaptigi suyu nispeten derin ve durgun olan kisimlarinda av verir.Diger baliklari avladigi gibi kucuk su kuslarida besini icersine girebilir.

Sirkulerde bu baliga deginilmedigi icin diger turler sinirlamasina girmektedir. 1 Nisan, 30 haziran arasinda yakalanmasi yasaktir.


Desteklerinden dolayı Hüseyin Alp Arslan abime teşşekürlerimi sunarım.